Radyo Koyu Turk Fm

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

    9 Eylül 1922′de Yunan Ordusu İzmir’de denize dökülmüş

    *REiS*
    *REiS*
    Kurucu Üye


    Kurucu Üye



    Mesaj Sayısı : 709
    Kayıt tarihi : 01/12/09

    9 Eylül 1922′de Yunan Ordusu İzmir’de denize dökülmüş Empty 9 Eylül 1922′de Yunan Ordusu İzmir’de denize dökülmüş

    Mesaj  *REiS* Cuma Kas. 19, 2010 3:56 pm

    9 Eylül 1922′de Yunan Ordusu İzmir’de denize dökülmüş, büyük taarruz sonuçlanmıştı. Ancak vatanın pek çok yeri halen işgal altındaydı. TBMM 1 Kasım 1922 günü padişahlığı kaldırma kararını oybirliği ile aldı.Ülke yönetiminde artık padişahlar değil, millet söz sahibi olacaktı.

    Üzerinde sadece Halife unvanı kalan Bay Vahdettin İstanbul’da bu karan öğrenince şok geçirdi. Milli Mücadeleye karşı çıkmış, Anadolu’da vuruşanları hain ilan etmiş, Kürt Mustafa Paşa divanı harbinde onları yokluklarında yargılatıp idam kararları verdirmiş,

    Anadolu’nun pek çok yerinde iç isyanlar çıkartmış,

    Mehmetçiğin üzerine Anzavur ordusu kurup yollamaktan utanmamıştı.



    Ama Meclis, onun halifeliğine şimdilik dokunmamıştı. O unvanı taşımaya devam edecekti. Tüm dünyadaki Müslümanların önderi idi!4 Kasım 1922 günü Refet (Bele) Paşa komutasındaki Türk askeri İstanbul’a girip Bab-ı Ali (Başbakanlık binasına) karargahıyla birlikte yerleşmişti ama başkentte yabancı işgali devam ediyordu.TBMM önceden karar almıştı. Düşmanla işbirliği yapan



    hain padişah ve Müslümanların halifesi (!) Vahdettin, ihanetinin hesabını İstiklal Mahkemesi önünde verecekti.Tam o günlerde Ali Kemal isimli hain gazeteci, İzmit’te halk tarafından linç edildi. Vahdettin bir kez daha korktu.Yerli ihanet şebekeleri artık İstanbul’u terk etme hazırlığına girmişti, İngiltere, Fransa, Avusturya, İtalya ve Rusya büyükelçiliklerinin önü, sığınmacılarla doluydu. Özellikle İngiliz Büyükelçiliği’nin önü tıklım tıklımdı.Bay Vahdettin sarayda sıkıntılı günler geçiriyordu.Vaziyet kötüye gidiyordu, ne yapacaktı! Vatanını milletini satmış, peşkeş çekmişti. Bundan sonra ne olacaktı? Ulusalcı kahramanlar ya Dolmabahçe’yi basıp kendisini de öldürürse!..Saray görevlilerinden güvendiği adamı Dr. Reşat Bey’e bir görev verdi. İngiltere Büyükelçisi, ya da İstanbul’daki işgal ordusunun yetkilileri ile görüşmek istiyordu. Mesaj yerine iletildi.



    İşgalci İngilizlerin İstanbul’daki en büyük sivil temsilcisi Sir Horace Rumbold, yanında İngiliz Elçiliği’nin tercümanı Bay Ryan ile Halife efendimizin ziyaretine gitti. (Bu Ryan denilen adam tam bir İngiliz ajanıydı. Saray ve hükümette öylesine sözü geçerdi ki, bazenortalığı karıştırır, ama dediklerini mutlaka yaptırırdı.) Bay Vahdettin orada tercümana hitaben konuştu:“Yetkili makamlarınız bana iki yıl önce bir söz vermişlerdi. Bir tehlike olursa beni koruyacaklardı. Bu sözünüz şimdi de geçerli mi?”“Evet efendim, şimdi de geçerli.”Bomba işte o ânda patladı:“Ben İstanbul’u terk etmek istiyorum. Beni götürün.”Rumbold elçiliğe gider gitmez işgal komutanı General Harington’u çağırdı:“Halife İstanbul’u terk etmek istiyor.”İsteği İngilizler tarafından kabul edildi. Yıllarca kendilerine çalışmış bir hainin başına iş gelmesine göz yummalan elbette mümkün olamazdı. Ona yardımcı olmak gerekirdi. Ancak konuşmanın bu aşamasında elçilik müsteşarı?devreye girdi:“Sonradan çıkacak sorunları önlemek için kendisinden bir dilekçe almamız gerekir.”Bu öneri kendi adamları aracılığı ile Bay Vahdettin’e iletildi. Gelen yanıt olumluydu. Ertesi gün Vahdettin’in dilekçesi işgal ordusuna gizlice elden iletildi:“İstanbul İşgal Orduları Başkomutanı General Harington Cenaplarına. İstanbul’da hayatımı tehlikede gördüğümden, İngiltere Devlet-i Fahimanesine (yüce devletine) iltica (sığınır) ve bir an evvel İstanbul’dan mahal-i ahara naklimi (başka bir yere (götürülmemi) talep ederim efendim.

    16 Kasım 1922.Müslümanların Halifesi Mehmet Vahdettin.”

    Tarihte eşi benzeri görülmemiş bir olay yaşıyordu. Eski Padişah ve şimdiki Halife, kendi devletini yok eden, ülkesini işgal eden Hristiyan ülkeye sığınıyor, vatanından kaçmak için onlara dilekçe vermekten utanmıyordu.iki gün sonra sabahın ilk saatleri. Bay Vahdettin gün doğmadan önce sarayda bekliyordu. Kapıya İngiliz araçlan ve İngiliz askerleri geldi. Ekibi, adamlan vesaire ile birlikte eşyalannı aldılar, gizlice araçlara bindirildiler.Türk komutan Refet Paşa bu kaçış olayını duyarsa yollannı keser, ortaya başka bir rezalet çıkardı. Belki de idam edilirdi.Kafile Kabataş nhtımına doğru yola çıktı. Sorun olmamış, yollan kesilmemiş, gizli plan başanyla yürütülmüştü. Rıhtımda Vahdettin, İngiliz komutana teşekkür etti ve hiç beklenmeyecek bir şey söyledi:“Karılarım size emanet komutan.”Müslümanlann Halifesi, bir süre için İstanbul’da bıraktığı kanlannı Hristiyan komutana emanet ediyordu!



    Günlerden 18 Kasım 1922. Tam 88 yıl önce bugün kaçmıştı.Soğuk, yağmurlu bir İstanbul sabahı. Rıhtımdan motorlarla İngilizlerin Malaya zırhlısına geçtiler… Ve iki gün sonra Akdeniz’de İngilizlerin üssü olan Malta adasına ulaştılar. Malta’da törenle karşılandı.Kaçtığı, İstanbul’da akşam saatlerinde öğrenildi. Refet Paşa bu bilgi kendisine ulaştığında “İyi oldu, bizi bir yükten kurtardı” dedi. (Bu konudaki ayrıntılan merak edenler, Turgut Özakman’ın Cumhuriyet. Türk Mucizesi isimli kitabını mutlaka okumalıdır.)Son padişahın, Müslümanların halifesinin kaçış serüveni özetle böyleydi. O, ne yazık ki bir zavallı, korkak bir haindi. Vatanını işgal edenlere beni koruyun diye dilekçe vermekten, onlara sığınmaktan bile hiç utanmamıştı.Sonrasında, uzunca bir süre İtalya’nın San Remo sayfiye kentinde yaşadılar. Orada yakınlan tarafından soyuldu! Bakkala, esnafa borç taktı. Elindeki İstanbul’dan kaçırdığı mücevherleri satmak zorunda kaldı.Mezan Suriye’de.Onurlu ve yürekli adam Mustafa Kemal Paşa, işte bu pisliğin, bu ihanet şebekesinin içinden yeni bir devlet, Cumhuriyet kurdu.Aradan yıllar geçtikten sonra, örneğin 2000′li yıllarda piyasaya Vahdettin’! bile sollayan daha nice hainler, nice ihanet şebekeleri çıkacağını nereden bilecekti Mustafa Kemal Paşa!Bizler nereden bilecektik!



    Emin ÇÖLAŞAN

      Forum Saati Paz Eyl. 29, 2024 7:24 am