Konuş da
susacak bir ölüm bulamayayım bu kentte.
Konuş da
susasın gül
suskunluğunun susuzluk olduğunu öğrene öğrene.
Git de
toplayayım senden artan yanlarımı.
Git de
gurbet urbaları giydireyim
suskun güllerin gülümsediği memleketime.
Bir de
giden bir adamın gölgesi gibi
kalakalayım bir ağacın dibinde.
Trenler bekleyeyim istasyonlar inşa ederek
ve gülümseyeyim
sana varan rayların düşlerimde dahi
döşenmediğini bile bile.
Hiç de azımsanmayacak acılar çekmiş yoksul bir çocuktum,
kuyruğunu uzaklarda yitirmiş bir kertenkele...
Yine de
acılarımı küçümsemene üzüldüğüm kadar üzülmedim arkadaşım
Suskun Gül bir hastanede
beyin kanamasından öldüğünde bile.
susacak bir ölüm bulamayayım bu kentte.
Konuş da
susasın gül
suskunluğunun susuzluk olduğunu öğrene öğrene.
Git de
toplayayım senden artan yanlarımı.
Git de
gurbet urbaları giydireyim
suskun güllerin gülümsediği memleketime.
Bir de
giden bir adamın gölgesi gibi
kalakalayım bir ağacın dibinde.
Trenler bekleyeyim istasyonlar inşa ederek
ve gülümseyeyim
sana varan rayların düşlerimde dahi
döşenmediğini bile bile.
Hiç de azımsanmayacak acılar çekmiş yoksul bir çocuktum,
kuyruğunu uzaklarda yitirmiş bir kertenkele...
Yine de
acılarımı küçümsemene üzüldüğüm kadar üzülmedim arkadaşım
Suskun Gül bir hastanede
beyin kanamasından öldüğünde bile.